
SAFÂ ve CEFÂ
Bu gönül aşkınla bî-karâr oldu
Âteş-i hicrinle târumâr oldu
Ümmîd-i vuslatla düşdü gurbete
Cemâlin görünce bahtiyâr oldu
Uzakdan bakdıkça sen bî-vefâya
Dedim ki değer mi bunca cefâya
Bir nazar eyledin cevr ü sitemle
Hasta dil garkoldu zevk ü safâya
Sırrımı bilmeyen kalmadı benim
Aşkınla kül oldu bu cân ü tenim
Merhamet eyle gel dil-i nâşâde
Efendim ben senin sâdık bendenim
Bir ömür sürse de eğer bu çile
Nasılsa aşkınla düşmüşüm dile
Âşıkın hâlini sen ne bilirsin
Bülbülün feryâdı kâr etmez güle
Gönlümü cezbeden hüsn-i ânındır
Âşıka zulmetmek senin şânındır
Bir kerre yüzüme gülsen ne olur
Bu Aşkî hem kulun hem kurbânındır
Ziynetü'l Kulûb, Sayfa 463
|